35,6611$% 0.04
37,1738€% 0.01
43,9461£% -0.01
3.156,15%-0,09
5.138,00%-0,13
3655229฿%-2.54072
Su; Ab-ı Hayat bütün zamanların en kıymetlisi, tarihin her döneminde etkili olmuş sahibine güç vermiş bir kaynak olmuştur. İstanbul tarih boyunca her dönemde su sıkıntısı çekmiş, şehir dışındaki kaynaklardan su takviyesi yapılmıştır. Doğu Roma döneminde en önemli su yapılarının inşa edilmesi özellikle Halkalı Suları tesisleri, Osmanlı döneminde Kırçeşme Suları tesisleri İstanbul’un su sorunlarına karşı tarih içerisinde yapılan en önemli çalışmalar olduğu bilinmektedir. Bu bağlamda kentin bu sorunla birlikte yaşamak durumunda olmasından dolayı su yollarının yapımı, bakım onarımı, kapalı, açık sarnıçlar, bentlerle depolanması ve taksimatı kenti yönetenlerce her dönemde şehrin en büyük sorumluluğunu teşkil etmekteydi.
İstanbul’da su kültürüne dair yapılar kent belleği içerisinde çok önemli bir yere sahiptir. Sarnıçlar başta olmak üzere İstanbul’un şehir silüeti içerinde bulunan günümüzde asli fonksiyonlarını icra etmeseler bile su medeniyeti kültürel miras eserleri olan kemerler, bentler ve sebiller kent mimarisi içinde bugün görkemli uygarlıkların su kültürüne dair geçmiş dönemlerin tanığı olarak bellek mekanlar, anıtsal yapılar olarak varlıklarını sürdürmektedir.
Şehir dışından getirilen suların bir kısmı açık sarnıçlarda (Bakırköy Fildamı, Fatih Çukurbostan, Fındıkzade Altımermer Çukurbostan Sarnıcı, Karagümrük Vefa Aetius) depolanıp taksimat yapılmıştır. Suyun önemli bir kısmı da kapalı sarnıçlarda özellikle tarihi yarımada da bulunan başta Basilica (Yerebatan) Sarnıcı olmak üzere Binbirdirek, Teodusius (şerefiye), Pontokrator (zeyrek) gibi günümüzde ziyarete açık sarnıçlarda depolanmıştır.
Turistik destinasyon içerisinde kolayca ulaşılabilecek bir bellek mekan olan Şerefiye Sarnıcına Divan Yolu Caddesi’nden kolayca ulaşılabilmektedir. Sultanahmet meydanına 700 metre yürüme mesafesinde olan sarnıcın ana giriş ve çıkış yönü yurdu sokak üzerinden olup tali çıkış Piyer Loti Caddesi yönünden sağlanmaktadır.
Eski İstanbul Adliyesi ile Çemberlitaş arasında, Piyer Loti Caddesi üzerinde bulunan Yerebatan ve Binbirdirek Sarnıcına oranla daha küçük olan, neredeyse Ayasofya ile yaşıt Yerebatan Sarnıcı’ndan yüz yaş daha büyük olan Şerefiye Sarnıcı; 428 ve 443 tarihleri arasında Bizans İmparatoru 2. Theodosius tarafından yaptırıldı. Bozdoğan Kemeri üzerinden gelen suyun depolandığı bir yapı olarak inşa edilen sarnıç 45 x 25 metre ebatlarında ve 9 metre yüksekliğinde inşa edildi. 32 mermer sütun üzerinde ayakta duran tarihi yarımada üzerindeki önemli birkaç sarnıçtan biridir.
Sarnıcın yeraltı suları ile beslendiği tespit edilmiş olup zaman zaman bunun 1-1.5 metreyi bulduğu söylenmektedir.
Şerefiye Sarnıcında kullanılan sütun başları 5.yüzyıla ait dönemi sembolize eden korent, impost, iyonik, kompozit geç antik dönem özelliklerini yansıtmaktadır.
21.Yüzyıla kavuşmuş tarihin önemli tanıklarından biri olan 5.Yüzyıl Theodosius dönemine ait olan bu anıtsal yapının iç bölümü, tuğla, tonoz üst yapı ile sütunları ve kemerlerin özgün yapısıyla günümüze ulaştığı bilinen sarnıç İstanbul’un sahip olduğu en önemli kültürel miraslarımızdandır.
Sarnıçlar güzergâh üzerindeki önemli duraklardan biri olan şerefiye sarnıcı ”Şerefiye Sarnıcı Restorasyon ve Çevre Düzenlemesi” çalışmaları kapsamında 2010 yılında yıkımına başlanan eski Eminönü belediye binasının bir bölümünü oluşturan ve 1910 yılında inşa edilen Arif Paşa Konağı İstanbul Büyükşehir Belediyesi tarafından restore edildi. Sarnıç bir sergi mekanı olarak yeni kimliği ile yakın bir tarihte açılıyor. Şehir tarihine, su kültürüne dair ikinci sarnıç müze, sanat merkezi, anıt bir bellek mekan olarak yeniden İstanbulluları ağırlayacak.
*Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir. Kale Gündem Gazetesi’nin editöryal politikasını yansıtmayabilir
Not edin!
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.