Gençler ne bekler bizden? - Kale Gündem - Haberler - Son Dakika Haberleri - Malatya Kale İlçesi
DOLAR

34,2541$% 0.03

EURO

37,6595% 0.06

STERLİN

44,8879£% -0.3

GRAM ALTIN

2.913,01%-0,28

ÇEYREK ALTIN

4.959,00%-0,60

BİTCOİN

2186780฿%2.38711

İmsak Vakti a 04:58
Malatya PARÇALI BULUTLU 21°
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyonkarahisar
  • Ağrı
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkâri
  • Hatay
  • Isparta
  • Mersin
  • istanbul
  • izmir
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • Kahramanmaraş
  • Mardin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Şanlıurfa
  • Uşak
  • Van
  • Yozgat
  • Zonguldak
  • Aksaray
  • Bayburt
  • Karaman
  • Kırıkkale
  • Batman
  • Şırnak
  • Bartın
  • Ardahan
  • Iğdır
  • Yalova
  • Karabük
  • Kilis
  • Osmaniye
  • Düzce
a

Gençler ne bekler bizden?

Filozof Denis Diderot “En kötü babalar kimlerdir bilir misiniz? Gençliklerinde yaptıklarını unutanlardır.” der.

Anne, babalarımızın hatta bizlerin sıkça kullandığı bir cümledir; “Bizim zamanımızda böyle miydi?” sözü. Hepimizin hayatında değiştiremediğimiz, doğruluğunu hiçbir zaman sorgulamadığımız ve sorgulatmadığımız durumlar söz konusu olmuştur. Şu anda çocukluktan gençliğe adım atan ve geçiş döneminde hem sosyolojik hem de psikolojik sıkıntılar içinde kalan çocuklarımız var. Bu geçiş döneminde hepimizde olduğu gibi çocuklarımızda da yoğun ve sürekli bir dalgalanma hali gösteren duygu yumağı mevcut. Peki,  çocuklarımız aslında bu geçiş sürecinde nelerin peşinde?

Kendini yetişkin birey olarak görmekte ve biz yetişkinlerin yaptığı gibi doğrularına körü körüne bağlı kalarak yani at gözlüğü takarak kendini kabul ettirme çabasında,

Geleneksel aile yapısını tam olarak kabul etmemekte ve bağımsız olarak yaşamak istemekte,

Anlayışlı anne- baba modeli isteklerini vurgulayarak, “Benimle arkadaş olan, her işime karışmayan, istediğim saatte eve gelmeme kızmayan, arkadaş seçimlerime kızmayan vs.” söylemleri ile kendilerini haklı göstermeye çalışan anlayış beklemekte,

Gençler değişimlere hızlı bir zamanda adaptasyon gösterebilirken, anne-babaların değişimlere biraz daha kapalı olmakta. Ebeveynler ve çocuklar açısından değişimlere ayak uydurmada yaşanan sıkıntılar karşımıza çıkmakta.

Peki, bizler bu sorunlar karşısında nasıl metot izlemeliyiz. Gerek ebeveyn olarak, gerek toplum olarak.

Her şeyden önce gençleri dinlemeliyiz, başkaları ile kıyaslama ve topluluk içinde rencide etmemeliyiz.

 Onlara güvendiğimizi hissettirmeliyiz, taleplerimizin ve beklentilerimizin bir anda olmasını beklememeliyiz, onlara zaman vermeliyiz.

 Gençlerin fikirlerine değer vermeli “Sen dünün çocuğusun, anlamazsın” söylemlerinden kaçınarak aileyi ilgilendiren ortak konularda mutlaka fikirlerini sormalıyız,  kardeşler arasında eşit muamele yapmalı “Kardeşin daha küçük, sen abi/ ablasın” sözlerinden kaçmalı ve bunu çocuklara hissettirmeliyiz.

Günümüz gençliği maalesef cana kıyma, madde bağımlılığı, ebeveynlere ve büyüklere karşı saygısızlık, bencil bir yaşam, milli ve manevi değerlerden yoksunluk gibi başlıca problemler ile karşı karşıyadır. Unutmamalıyız ki Osmanlı Devleti’nin 600 yıllık geçmişinin ve köklerinin sağlam olmasının sebebi manevi değerlere olan bağlılığıdır.

Anne-baba olarak çocuklarımıza değer yargılarımızı anlatıp bizler de konuştuğumuz gibi yaşamalıyız. Çünkü inandığımız gibi yaşamazsak, yaşadığımız gibi inanmaya başlarız.

Kültürümüzü oluşturan gelenek göreneklerimizi çocuklarımıza anlatmalıyız ve bu doğrultuda yaşamalıyız.

Toplum ve ahlaki yapımıza uygun olmayan TV filmlerini, sinema gösterilerini izlememeliyiz. Çünkü çocuklarımızın rol model alacağı kişiler öncelikli olarak evdeki anne ve babalarıdır.

Gençlere nasihatten daha çok, davranışlarımızla örnek olmalıyız, gençlerin örnek aldığı şahsiyetler çok önemlidir. Top- pop-star örneği yerine millet menfaatine daha faydalı işler yapan şahsiyetler örnek göstermeliyiz.

Geleceğimizin sahipleri ve garantisi olan gençlerimiz adına daha çok kayıp yaşamamak adına bireysel, aile, toplumsal olarak çok çaba göstermemiz gerekiyor. “Artık çok geç” demeden önce “Haydi Bismillah” demek bence en güzel, ne dersiniz?

 

*Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir. Kale Gündem Gazetesi’nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.

YORUMLAR

s

En az 10 karakter gerekli

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.

Sıradaki haber:

En Uzun Gece “Şeb-i Yelda”ya Dair

HIZLI YORUM YAP

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.