33,9008$% 0.03
37,6352€% -0.04
44,6724£% -0.16
2.809,88%0,81
4.610,00%0,88
2035903฿%-0.45432
Kale Gündem – İstanbul’un nezih ilçelerinden biri olan Kadıköy’deyiz. Kadıköy’ün en eski semtlerinden biri olan modaya geldik. Moda, Anadolu yakasının nadide semtlerinden biri kabul edilir. Elbette Moda denince de herkesin aklına ünü ülkemizin dışına taşmış bir fenomen olan Sanatçımız Barış Manço gelir akla…
Bugünkü ziyaretimizin sebebi de o aslında “Bir İnsan en son ne zaman bahsedilmekten vazgeçilirse işte o zaman ölmüş sayılır” diyen Barış Manço’nun geride bıraktıklarını sizlere hatırlatmak. Kadıköy Belediyesi Barış Manço’nun yaşadığı, hatıralarının var olduğu, Türk halkının diline pelesenk olmuş, kulaklarında tınıları hep taze duran şarkılarını yazdığı, bestelerini yaptığı evi, yenileyerek güzel bir müze ev haline dönüştürmüş.
Önceden telefonla görüştüğümüz müze sorumlusu Sırma Çelik Hanım bizi kapıda karşılıyor. Hoş beş faslını çok uzatmadan birlikte müzeyi gezmeyi teklif ediyorum. Ondan müzeci ve uzman gözüyle müzenin oluşum hikâyesini dinlemek, hem de Türkiye’nin Barış Abisi için oluşturulan bu özel sergiyi bana gezdirmesini istiyorum. Fakat önce bir tanıyalım Sırma Hanımı kendi anlatımıyla;
“Ben Sırma Çelik, 2002 yılından beri Kadıköy Belediyesi personeli olarak çalışmaktayım. İstanbul Üniversitesi Sanat Tarihi mezunuyum ve halen aynı üniversitede Müzecilik Yönetimi Alanında yüksek lisans yapmaktayım. Barış Manço Müze Evi Yöneticiliğini açıldığı 9 Haziran 2010 tarihinden itibaren sürdürmekteyim… Müzeciliği seviyorum bunun yanı sıra Barış Manço gibi değerli bir sanatçımızın müzesinde olmaktan ve o misyona hizmet etmekten mutluyum.”
Heyecanla başlıyor Manço ailesinin katkılarını anlatmaya. Başta eşi Lale Manço olmak üzere oğulları Doğukan Hazar ve Batıkan Zorbey ile birlikte. Barış Manço dendiğinde insan zihninin çağrıştırdığı birçok ürün ve materyalin bir araya getirildiğini özellikle sanatçı kişiliğinin yanında Barış Manço’yu Barış Manço yapan farklı özellikleri de öne çıkartan bu mekan ailenin özverisi, belediyenin öncülüğü ve Halk Bankası’nın da sponsorluğu ile ortaya çıkartıldığını söylüyor.
Müzeyi gezmeden önce Müze Sorumlusu Sırma Hanım’a biraz köşkün kısaca tarihi hakkında neler biliniyor diye soruyorum, kısa dedim ama o sağ olsun bilgi küpü gibi her şeyi anlatıyor. “Moda semti ismini tarihinde geniş bahçeli köşkler de, farklı giyim kuşamları ve yaşam tarzlarıyla ilgi çeken ve bu konularda öncülük eden yaşayanlarından almıştır. İngiliz Mr. Dawson, Moda’da Yusuf Kamil Pasa Sokagında, 1895-1900 yılları arasında Pape Kalfa’ya birbirinin aynısı iki köşk yaptırmıştır. Köşklerden birisinde kendisi, diğerinde oğlu uzun yıllar oturmuşlardır. Mr. Dawson’un oğlu için yaptırdığı köşk birkaç el değiştirdikten sonra 1967 yılında yıkılarak yerine apartmanlar yapıldı. Mr. Dawson kendisine ait olan köşkü 1930’lu yıllarda bir Alman aileye satarak ülkesine geri döndü. Köşk 1965 yılına kadar birkaç el değiştirdikten sonra İngiliz olan James Whittall tarafından satın alındı. Köşkün dış görünüşünde, panjurların kaldırılması dışında bir değişiklik yapılmazken, içinin özelliği kısmen de olsa kayboldu. Uzun yıllar Whittall köşkü olarak varlığını sürdüren köşkü 1984 yılında Barış Manço Whittall ailesinin son fertlerinden satın alır ve aslına uygun olarak restore ettirerek varlığını sürdürmesini sağladı. Viktoryen tarzda inşa edilmiş olan bu köşk; tuğladan, cepheyi çevreleyen hareketli kilit tasları, ferforje çift kanatlı balkonları ile o zamanın karakteristik mimari özelliklerini taşımaktadır” diyerek sağ olsun köşkün bütün hikâyesini özetlemeden anlattı.
Not: Yazının ikinci kısmı haftaya yayımlanacak.
Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir. Kale Gündem Gazetesi’nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.
Kalbi çatlayan genç
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.