34,9529$% 0.17
36,8084€% 0.5
44,3199£% 0.14
3.000,56%-0,18
4.931,00%-0,08
3501795฿%-0.49092
Kale Gündem – Düzenlenen basın toplantısına Mimarlar Odası Ankara Şube Başkanı Tezcan Karakuş Candan, Mimarlar Odası Ankara Şube Başkan Yardımcısı Ali Atakan, Mimarlar Odası Ankara Şube Yönetim Kurulu Üyeleri Muteber Osmanpaşaoğlu ve Deniz Can, Malatya Mimarlar Odası’ndan Osman Coşkun ve Ecem Akbulut, Ankara Malatyalılar Derneği’nden Atilla Özdemir, Ankara Hekimhanlılar Derneği Başkanı Vahap Uzunoğlu ve 2021 Tüm Emekliler Sendikası’ndan Melek Güneş katıldı.
Mimarlar Odası Ankara Şube Başkanı Tezcan Karakuş Candan, yeni yaşam ünitelerinin projelerine ilişkin açıklamalarda bulundu. Başkan Candan, “Depremzedelerin bu süre içinde hala ihtiyaçları giderilmedi. Sağlıklı geçici barınma üniteleri tam anlamıyla hayata geçirilemedi. Çadır ve konteyner öncelikli geçici barınma üniteleri yapılmaya başlandı ama bunlar kalıcı konutlar yapılana kadarki süreçte insanların barınacakları yerler değil” şeklinde konuştu.
Kalıcı konutlar üzerinden çok fazla ihale yapıldığını aktaran Candan, deprem sürecinde de bütün yardım isteme taleplerine kolektif bakış açısıyla çözüm üretmeye çalıştıklarını ifade etti. Malatya’da bir alanda yapılacağı planlanan projeyi uluslararası bir vakfın finanse etmek istediğini, muhtemelen üretiminin yurtdışında yapılacağını, montajının ise Türkiye’de yapılacağını aktardı. Altyapısını yerel yönetimlerin koordine edeceğini belirten Candan, “Bizden çok kısa zamanda bir proje üretmemizi istedikleri için biz hızlıca Mimarlar Odası Ankara Şubesi olarak üyelerimize çağrı yaptık. Kolektif geçici barınma üniteleri tasarlayalım ve bir örnek model haline gelsin diye düşündük. Çağrımıza 54 kişi cevap verdi. Burada bir çalıştay yapıldı ve iki gün içerisinde ana konsept belirlendi” ifadelerini kullandı.
Çalıştaya katılanların yüzde 90’ının kadın olduğunu dile getiren Candan, “54 kişinin 49’u kadındı. Bu kadınların duyarlılığını da ortaya koydu. Bize verilen arazi 140 bin metrekare. Biz, insanların 1, 2 yıl içerisinde yaşayacakları bir yaşam alanları ve hayata dönüşleri olsun istedik. İnsanlar kalıcı konutlarına geçtiklerinde bir sosyal ve kültürel tesis olarak kalsın diye düşündük” dedi. Candan, yapılacak bu projenin daha sonra yaşlı bakım ünitesi veya yurt olarak kullanılabileceğini belirtti.
Candan, “Malatya kır kent ilişkisi yoğun olan bir yer. Geçimini büyük bir kısmını kayısıdan sağlayan kışın kentte yazın köyde olan yaşam tarzı olduğu için biraz daha sosyal ve toplumsal mekanlar tasarladık. Bunlar avlulu birimler haline getirildi. Her birimde 4, 5 ünite var. Bunların kendi içinde avluları, terasları, banyoları var” dedi. Bir yaşam alanı olarak tasarladıkları proje içerisinde kreşinden eğitim birimine, idaresinden, küçük ölçekli ticaret birimine ve atölye çalışmalarına, yemekhanesine, toplu çamaşırhanesine kadar düşünülen hatta arazinin el verdiği şekilde kurulacak güneş enerji santralleri de olan bir yaşam ünitesi olacağını aktardı. Proje yapıldıktan sonra insanların 1 veya 2 yıl oturabilecekleri mutlu olabilecekleri bir yer olacağını belirten Candan proje içerisinde görev alan tüm meslektaşlarına teşekkür ettiğini söyledi.
Candan, 6 veya 8 kişilik bir ünite düşündüklerini, yurtdışında projenin mekanik kısımlarının çözümleneceğini söyledi. Türkiye’ de üretimin çok pahalı olacağını aktaran Candan maaliyetle ilgili “4-5 ailenin bir avlulu birimin maliyeti bize 500 bin liraya mal olacak. Bu ne demek 22 kişinin kalabileceği bir yer 500 bin liraya mal olabilecek, içine eşyaları da koyduğumuzda toplamda,4-5 ailenin bir avlulu birimin maliyeti 600 bin olacak. Bu 2 bin kişinin yaşayacağı 97 tane avlulu birimin olduğu bir alan, İçindeki eşyaları, sosyal tesisleriyle birlikte 70 milyona mal oluyor. Bugün iktidar çok büyük ihaleler veriyor. iktidar 2-3 ay içerisinde çok hızlıca inşa edilebileceğini ifade ediyor. Biz geçici olarak tanımladık ama farklı şekillerde kullanabilecek 100 yıl kalabilecek bir modül ve sadece 70 milyon liraya mal ediliyor” şeklinde konuştu.
Candan TOGO ikiz kulelerinin bir kalem oynatma ve iki plan değişikliğiyle maliyet olarak elde ettiği haksız kazancın 5 milyar lira olduğunu belirterek “TOGO’da kazanılan 5, milyar lirayla bunun gibi 70 ünite yapılabiliyor yani 140 bin kişi barınabiliyor” ifadelerini kullandı. Candan, devlete düşen görevin finansını sağlamak olduğunu ve yerel yönetimin altyapısını koordine edeceğini açıkladı.
Malatya’ya da gideceğini, oradaki insanlarla bu projeyi tartışma fırsatı yaratacağını ve bir katılımcı süreci tanımlamak istediğini söyleyen Candan, “İnsanlar çadırda yaşamaktan da bıktı, hayata yeniden tutunmaları gerekiyor. Antep’te Mimarlar Odasının yürüttüğü bir çalışma var orda artık toplu yemek dağıtma sürecinden, herkese ocak ve tüp götürerek herkesin yemek pişirme sürecine geçtiler. Sosyal hizmet uzmanları da insanların acilen kendi ihtiyaçlarını kendilerinin karşılayacağı koşulların üretilmesi gerektiğini ifade ediyor” ifadelerinde bulundu.
İktidarın doğrudan kalıcı konutlara geçmesinin doğru olmadığını aktaran Candan, “Orada hala fay hareketleri var sürekli depremler ve artçılar oluyor. Üstelikte bölgede analiz yapılması gerekiyor” şeklinde konuştu.
Deprem bölgelerinde 400 bin 500 bin konut ihtiyacının olduğunu aktaran Candan, “Kalıcı konut üretme süreci 2-3 yıl sürer. Bu süre zarfında da geçici barınma ünitelerinin tasarlanması gerekir ama iktidar beton yaklaşımıyla her yeri tokileştirme üzerine gidiyor. Tek tip plan yapıyor bölge unsurlarını dikkate almıyor. Mimarlar Odası Ankara Şubesi olarak, Malatya’da ilk uygulamasını göreceğimiz, yerinde denetimlerini yapacağımız, birlikte sorumluluk üstlenebileceğimiz, kontrollerini de yapacağımız bir sürecin de önünü açmış olduk. Umarım bu proje hayata geçer ve örnek olur” dedi.
Mimarlar Odası Ankara Şube Yönetim Kurulu Üyesi Muteber Osmanpaşaoğlu ise, “Umarım proje en kısa zamanda hayata geçer. İnsanlar kaybettikleri anılarının yerine yeni anılarını koyabilirler ve mutlu hissederler. Daha sonra uzun süre yaşayacakları evlerine geçerler. Atölye çalışması karınca yuvası gibiydi, meslektaşlarımız sonrasında da çalışmalara devam ettiler. Projeyi 10 gün içinde tamamladılar. Bizler de koordine ettik, başarılı bir sonuç çıktığını düşünüyorum” dedi.
Malatya Mimarlar Odası’ndan ve Malatya Dernekleri’nden katılan temsilciler ise, proje için Mimarlar Odası Ankara Şubesi’ne ve projeye katkı sunan herkese teşekkür etti. Temsilciler, bölgedeki yaşam koşullarına dikkat çekerek projenin bir an önce hayata geçirilmesi gerektiğini ifade etti.
Haber: Merve Algül
Dedeköy’de susuzluk çilesi ne zaman sona erecek?
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.